Kestane gürgen palamut şarkısı indir. Emre Saltık Dağ Gülüm Mp3 indir dur müzik yükle Dağ Gülüm dinle sözleri oku Dağ Gülüm cepten mobil indir. Var mı bizden uygarı. Gel şehre gerisini unut. Orman haftası orman ne güzel şarkı söz. Gel sen burda derdi unut. Altı yaprak üstü bulut.
OrmanHaftası Açıklama. Orman Haftası, Türkiye'de okullarda kutlanan bir hafta. Orman Haftası ve ağaç bayramı adıyla da anılır. 21 - 26 Mart tarihleri arasında kutlanılır. Amacı çocuklara ormanların önemini öğretmektir. Hafta boyunca fidan dikilir ve ağaç ile ormanların doğa ve ekonomiye katkıları anlatılır.
AnasayfaPalamut Orman Şarkısı dinle Okul Müzikleri Dinle Okul Müziklerini dinlemek için ilgili ses dosyasının play tuşuna basmanız yeterlidir. /07/21Kestane Gurgen Palamut Do Re Mi Notalari Palamut Flut Muzik. Orman ne güzelne güzel. Orman şarkısı dinle kestane gürgen palamut. Gaziantep ptt iletişim Gaziantep ptt iletişim
Nemli-ılıman orman kuşağı çalı kuşağının üzerinde 1000-1200 metreye kadar çıkmaktadır. Bu kuşak içinde; nemli-ılıman iklim koşullarına ışık isteği az, su isteği fazla olan kayın, gürgen, kestane ve kızılağaçlardan meydana gelen geniş yapraklı ormanlar yayılış gösterir.
OrmanNe Güzel, Ne Güzel Suat Sezer. Orman Ne Güzel, Ne Güzel isimli kitabın yazarı Suat Sezer olarak belirtilmiştir. Kestane, gürgen, palamut Altı yaprak üstü bulut Gel sen burda derdi unut Orman ne güzel, ne güzel Dallar kol kola görünür Yaprak yaprağa sürünür Kışın karlara bürünür Orman ne güzel, ne güzel
Fast Money. Eğitim Öğretim İle İlgili Belgeler > Belirli Gün Ve Haftalar İle İlgili Tüm Belgeler > Orman Haftası İle İlgili Tüm Belgeler AĞAÇLARIN YARARLARI DRAMA ÖRNEĞİ KISA TİYATRO 21 – 26 MART ORMAN HAFTASI İLE İLGİLİ YAZILAR, ŞİİRLER, AĞAÇ BAYRAMI Bir gün ormandaki ağaçlar neşe içinde şarkılar söylüyorlardı. Kestane,gürgen,palamut Altı yaprak üstü bulut Gel sen burda derdi unut Orman ne güzel ah ne güzel... Bu sırada minik serçe cik cik cik »diyerek gelir. -İnsanlar geliyor cik,pikniğe geliyor cik. Kestane ağacı -Ne çocukları çok seviyorum. Gürgen -Ama bazıları bizim canımızı çok gün çocuğun biri taze dalıumı hâlâ çok acıyor. Küçük Palamut -Benim de yapraklarımı yüzden oksijen bu onlar için de zararlı değil mi? Ulu Çınar -Tabi zaralı oksijen üretmezsek hava havada da insanlar nefes faydamız bu değil yağmurları toprağı erozyonu gölgemizde dünyayı yaşanır hâle getiririz. Küçük Palamut -Bizi neden kesiyorlar o zaman? Ulu Çınar -Çünkü onlar,bizim faydalarımızın farkında değil. Minik serçe -Geldiler,geldiler... O sırada insanlar,ailece piknik yapmaya gelirler. -Şuna bak ne hâle geçeni bu kadar da olmaz çocuklar gelin,şu çöpleri toplayalım da oturalım. -Tamam,baba. -Geliyoruz baba. Hep beraber çöpleri yedikten sonra çocuklar top oynamaya top ağaca çarpar. Gürgen -Aaah!Canımı acıtıyorsun. Baba -Oğlum,dikkat etsene zarar ağacında bir canı var. -Tamam baba ya! Çocuklar,babalarının sözünü tutarlar ve ağaçlara zarar vermeden hava kararır,evlerine giderler. Ağaçlar,tekrar kendi aralarında konuşmaya başlarlar. Kestane ağacı -Gördünüz mü,ne güzel zarar vermemek için çok dikkat ettiler. Gürgen -Keşke bütün insanlar böyle olsa. O sırada ormanda korkunç bir ses yankılanır Baltalar elimizde,uzun ip belimizde Biz gideriz ormana hey ormana… Minik serçe -Eyvah!Geliyorlar bilgi geliyorlar.. Ulu Çınar -Kim geliyor? Minik serçe -Kötü insanlar cik. Ellerinde kocaman baltaları var cik. Gürgen -Eyvah!Bizi kesmeye geliyorlar. Küçük Palamut -Hayır!Ne yapacağız şimdi? Adam-1 -Sence hangisinden başlayalım ? Adam-2 -Şu gürgenden. Ulu Çınar -Beni kesin ben daha genç. Adamlar gürgenin yanına gidip kesmeye gürgen ağlamaya başlar. Gürgen -Hoşçakalın arkadaşlar!Sizi özleyeceğim. Ulu Çınar -İnsanoğlu,bir gün gelecek bu yaptıklarınıza pişman olacaksınız. Adamlar gürgenle beraber birkaç ağacı daha kesip evlerine giderler. O gece... İnsanlar büyük bir gürültüyle uykularından bir tarafa kaçışır. -Toprak geliyooor... -Kaçııın ,toprak geliyooor... “ORMAN HAFTASI İLE İLGİLİ TÜM BELGELER " SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN >>>TIKLAYIN>>TIKLAYIN>>TIKLAYINYorumu şahane bir site burayı sevdimm ->Yazan Buse. Er 8. **Yorum** ->Yorumu SIZIN SAYENIZDE YÜKSEK BIR NOT ALDIM SIZE TESSEKÜR EDIYORUM... ->Yazan sıla 7. **Yorum** ->Yorumu valla bu site çok süper .Bu siteyi kuran herkimse Allah razi olsun tüm ödevlerimi bu siteden mugladan sevgiler.... ->Yazan kara48500.. 6. **Yorum** ->Yorumu çok güzel bir site. kurucularına çok teşekkür ederim başarılarınızın devamını dilerim. ->Yazan Tuncay. 5. **Yorum** ->Yorumu ilk defa böyle bi site buldum gerçekten çok beğendim yapanların eline sağlık. ->Yazan efe . 4. **Yorum** ->Yorumu ya valla çok güzel bisi yapmışınız. Çok yararlı şeyler bunlar çok sagolun ->Yazan rabia.. 3. **Yorum** ->Yorumu Çok ii bilgiler var teşekkür ederim. Çok süper... Ya bu siteyi kurandan Allah razı olsun ..... süperrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr. Çok iyiydi. isime yaradı. Her kimse bu sayfayı kurduğu için teşekkür ederim ->Yazan pınar.. 2. **Yorum** ->Yorumu çok güzel site canım ben hep her konuda bu siteyi kullanıyorum özellikle kullanıcı olmak zorunlu değil ve indirmek gerekmiyor ->Yazan ESRA.. 1. **Yorum** ->Yorumu Burada muhteşem bilgiler var hepsi birbirinden güzel size de tavsiyeederim. ->Yazan Hasan Öğüt. >>>YORUM YAZ<<<
ORMAN HAFTASIOrman; hayvanların barındığı, çeşitli bitkilerin bulunduğu sık ağaç topluluklarıdır. Ormanda büyük ağaçlar, ağaççıklar, mantarlar, otlar, yüzlerce, binlerce bitki bir arada bulunur. Çam, sedir, köknar, ladin, ardıç, meşe, dişbudak, kayın, gürgen belli başlı orman ya kendiliğinden yetişir, ya da insanların ormana diktiği fidanlardan oluşur. Ormanın küçüğüne, ağaçların seyrek olduğu yerlere koru yeryüzünün büyük bir bölümü ormanlarla kaplıydı. insanların bilgisizlikleri nedeniyle yok edilen ormanların yerini bozkırlar, çoraklaşan topraklar, çöller her zaman ağaca ve ağaçtan yapılan çeşitli araç ve gereçlere gereksinme duymuşlardır. Ormanlar, ağaçlar, toprağın nemli kalmasını sağlar. Toprak kaymasını erozyonu önler, selleri durdurur. Ormanlar yörenin iklimim etkiler, yağmur yağmasını sağlar. Çok sıcakları, şiddetli soğukları önler. Ormanlar aynı zamanda av hayvanlarının bir ülkenin doğal güzellik ve zenginlik kaynağıdır. Öte yandan kullandığımız araç ve gereçlerin çoğu ağaçlardan yapılır. Evimiz, önümüzdeki masa, oturduğumuz sandalye, elimizdeki kalem, defterimiz, yaktığımız odun hep ağaç ürünleridir. Ayrıca ağaçlar endüstrinin birçok kollarında, boya sanayiinde, ilaç yapımında bu kadar yarar sağlayan, ülke ekonomisinde önemli yeri olan ormanları korumalıyız. Ağaç dikip, yeni ormanlar yetiştirilmesine yardımcı olmalıyız. Ormanlara en büyük zarar insanlardan gelir, insanlar orman işletmelerinden izin almadan, çıra yapmak, reçine çıkarmak için ağaçları yaralarlar. Tarla açmak, yerleşim yeri kurmak, hayvanlara otlak yeri açmak için ormanları yok söndürülmeden bırakılması sigaranın söndürülmeden atılması, koskoca bir orman alanının yanıp kül olmasına neden olur. Yanan ormanın yerine yenisinin yetiştirilmesine bir insanın ömrü böcekler, kemirici hayvanlar, özellikle keçiler, ağacın yeni süren dal ve yapraklarını yiyerek ormanlara zarar verirler. Ormanlara zarar vermek, ceza yasalarımıza göre suçtur. Orman suçları bağışlanmaz ormanların korunması, ağaçlandırma işleri cumhuriyet yönetiminin ilanından sonra ele alındı. Tarım ve Orman Bakanlığı kuruldu. Her ilde valiler başkanlığında orman yetiştirilmesi için bir kurul vardır. Bu kurul yörede ormanların korunması ve yeni ormanlar yetiştirilmesi için kararlar alır ve uygular. Her yıl Mart ayı içinde bir haftayı Orman Haftası olarak duyurur. Haftanın bir günü Ağaç Bayramı olarak kutlanır. Uygun alanlar ağaçlandırılır. Yeni ormanların yetiştirilmesi için çalışmalar korunması, çevremizin ağaçlandırılması hem yurdumuzun, hem de dünyamızın önemli bir sorunudur. Bu nedenle 27 Mart Dünya Orman Günü olarak her yıl de çevremizdeki ağaçların dallarım kırmayanın, fidanları sarsmayalım. Ağaçları zararlı hayvanlardan koruyalım. Yeni fidanlar dikelim. Bu etkinliklerimizi yaşam boyu HAFTASI – KONUŞMASEVGİLİ ARKADAŞLAR!Ormanlar bir ülkenin akciğerleri ve en büyük zenginlik kaynağıdır. Kullandığımız kalem, okuduğumuz kitap, yazdığımız defter, oturduğumuz sandalye, yemek yediğimiz masa ve daha saymakla bitiremeyeceğimiz yüzlerce ihtiyacımızı ormanlardan karşılarız. Bizim için orman, hava gibi, su gibi, ekmek gibi ihtiyaç duyduğumuz doğal bitki, hayvan türünün yaşadığı ormanların faydalarını saymakla bitiremeyiz. Her orman birer oksijen ve yağmur fabrikası gibidir. Ormanlarını bilinçsizce tüketen ülkeler, sadece çölleşmekle kalmazlar, sahip oldukları en değerli şeyi ve en büyük doğal zenginliğini de kaybetmiş korumak hepimizin görevidir. Ağaç dikerek yeni ormanlar oluşmasını sağlamalıyız. Ormanların en büyük düşmanları insanlardır. Tarla açmak için ormanı yok eden de, attığı sigara izmariti yada yaktığı ateşi söndürmeyip giderek koca bir ormanı yakıp kül eden de çoğaltılmasında bizlerin de katkısı olabilir. Orman işletmeleri ya da belediyelere müracaat ederek ağaçlandırma çalışmalarına ve sevgilerimle hepinizi selamlıyorum!Ev ve Sınıf Etkinlikleri Antolojisi KitabıORMAN HAFTASI – YAŞANANLARİĞDE AĞACIAtatürk, ağaçsız yurt topraklarından üzüntü duyardı. Aşağıda onun ağacı nasıl sevdiğini belirten bir yazı tabiatı ve ağacı çok severdi. Ankara’daki Orman Çiftliğini boz topraktan ormanlık haline soktu. Ağaçların dikilişini, tutuşunu, büyüyüşünü adım adım kollardı. Akköprü tarafından Çiftlik’e giden yolun etrafındaki boş topraklar meyvelik olmuştu. Bir gün bu meyvelikten geçerken birdenbire şoförüne— Dur inerek orada bulunanlara— Burada bir iğde ağacı vardı, ne oldu? diye sordu. Kimse iğde ağacını bilmiyordu. Atatürk’ün biraz önceki neşesi kalmamıştı. Çünkü Çiftlik’in ilk çorak günlerinin yeşilliği sökülüp atılmıştı. Yolboyunca hep iğde ağacını aradı.— İğde, yaşlanmış ve çelimsiz bir ağaçtı. Fakat yaşıyordu. Baharda güzel kokular veriyordu, diye İstanbul’daki büyük ağaçtan gördükçe— Bunlar da güzel ama, ben yapraklarının ve dallarının her yıl ne kadar büyüdüğünü gördüğüm ağaçlarımı seviyorum, yeşil ve bayındır görmek için çok çalıştı. Yalova’yı, Florya’yı o değerlendirmişti. Bursa’yı bir kaplıca şehri yapmak için uğraşıp durmuştu. Planlı Ankara onun fikri bahçesini yapan memur şu fıkrayı dolaşıyorduk. Çok ihtiyar ve geniş bir ağaç Atatürk’ün geçeceği yolu kapıyordu. Ağacın bir yanı havuz, bir yanı dik bir yokuştu. Atatürk ağaca yaslanarak güçlükle karşı tarafa geçti. Atıldım,— Emrederseniz hemen keseyim, efendim, baktı— Sen hayatında böyle bir ağaç yetiştirdin mi ki keseceksin? Rıfkı ATAYBabamız AtatürkORMAN HAFTASI – ŞİİRLERAĞAÇ DİYOR KİBen küçücük bir ağacıYurdumun bir bahçesindeTopraklar tüterken gölgemDallar da çiçeklensin şeyimle yararlıyım,İnsanoğluna dünyada,Çiçeğim, yaprağım, gölgemİri dallı mutlu şarkısınıHep dalımda söylerler,Şen arılar vızır vızır,Kokuma koşup sakın dalımızı,Çocuklar çekip gövdemizdeDerin yaralar YAĞCIOĞLUORMANSen insansın, o ağaçtır,Suya, ışığa, sevgiyeBir insan kadar muhtaçtır;Ağaçların şehri ne yak, ne sök, ne dal kopardığın bir sesle hıçkır..Her orman yurda bir orduOrmanı iyi koru..Hüseyin KALABAORMANKestane, gürgen, palamutAltı yaprak, üstü burda sen, derdi ne iyi, ne iyi,Aman ne iyi, ne iyi !Dallar kol kola görünür,Yaprak yaprağa sürünür,Kışın karlara bürünürOrman ne güzel, ne güzel,Aman ne güzel, ne güzel !Ormanda kuşlar, böcekler,Yavru ceylanlar emekler,Açar yedi renk çiçekler,Orman ne büyük, ne büyük,Aman ne büyük, ne büyük !Çamın, yaprağı dökülmez,Gürgenin kolu bükülmez,Ağaç dibinden ne canlı, ne canlı,Aman ne canlı, ne canlı !İzin vermeyiz kırmana,Dayanamayız vurmana,Baltayı sokma ormana,Orman ne mutlu, ne mutlu,Aman ne mutlu, ne mutlu !Git, git sona varamazsın,Kuşak olsan saramazsın,Dalını koparamazsın,Orman ne sonsuz, ne sonsuz,Aman ne sonsuz, ne sonsuz !İlhami Bekir TEZORMANGölgesi serindir, havası taze,Yeşil yaprakları zümrüt ortasında istersen gün ormanda kal aksama bir hava dolar yer ne hoş kokar çiçek, türlü kuşlar bir yandaBuz gibi kaynaklar var uğuldar, estikçe hayat verir ormanlar…Ormandır dağlara zümrüt bir örtü,Ormandır kırların en güzel süsü!…Orman güzellik ve zenginlik demek,Ormanları sevmek, korumak memleket çöldür, çoraktır,Orman bulutlara yeşil burada gelir oturur,Burada boşanır sağanaklı yağmur…Ormandır sulara söyleyen ninni,Ormandır, sulara öz anne doğup büyür dereler,Yazın suyu, orman korur ve besler…Ormanlar yapraktan bir engin deniz,Burada yıkanır hava sağlık, hayat dolu bir kaynak,Herkese bir ödev onu korumak…Zeki TUNABOYLUAĞAÇ SEVGİSİKucak açarsın herkeseBu dost, şu düşman demedenİyilik yaparsın herkeseBir karşılık yurdumun süsüsünBulutlara dal uzatanKuru, yeşil örtüsüsünGölge veren, dal uzatan,Ne kadar çok çeşidin varElma, armut, meşe, kavakTatsız geçer sensiz baharSensiz toprak olur Necati ÖNGAYORMAN HAFTASI – GÜZEL SÖZLEROrmansız yurt vatan ulusal yurdun hem süsü, hem kesen baş bağ olur, bakmazsan dağ olur.
Forum Müzik Eğitimi Çocuk Şarkı Sözleri Orman - Çocuk Şarkı Sözleri 2056 1 Durum Üyelik tarihi Yaşı 45 Mesajlar 10,283 Tecrübe Puanı 10 Array Orman - Çocuk Şarkı Sözleri Orman - Çocuk Şarkı Sözleri Kestane gürgen palamut Altı yaprak üstü bulut-2 Gel sen burada derdi unut Orman ne güzel ne güzel –2 Dallar kol kola görünür Yaprak yaprağa sürünür-2 Kışın karlara bürünür Orman ne güzel ne güzel –2 Konu Bilgileri Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. 0 kayıtlı ve 1 misafir Bu Konu için Etiketler Sosyal Bağlantılar Sosyal Bağlantılar Yetkileriniz Konu Acma Yetkiniz Yok Cevap Yazma Yetkiniz Yok Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok BB kodu Açık Smileler Açık [IMG] Kodları Açık [VIDEO] Kodu Açık HTML-Kodu Kapalı Forum Kuralları
cenk erdemin unutulmayan şarkılarındandır. satel de yayın yaptıkları zaman besteledikleri müebbet muhabbet şarkılarından. kestane, gürgen, palamut altı yaprak, üstü bulut. gel sen burada, derdi unut. orman ne iyi, ne iyi aman ne iyi, ne iyi dallar kol kola görünür. yaprak yaprağa sürünür. kışın karlara bürünür. orman ne güzel, ne güzel aman ne güzel, ne güzel muhteşem üçlüdür. adı gürgen olan arkadaşlara hala yapılan sözde espri. evet ben yapıyorum hala, evet 5. sınıftayız hala, ve evet kestane gürgen palamut! sırıtık smiley!
Yaşı tutanlar bilir. Bizim zamanımızın çocuk şarkıları bir başkaydı. Eğitir ve öğretirdi. Yangınların aklıma getirdiği bir şarkımız vardı mesela. Ben de sizin aklınıza getireyim. “Kestane gürgen palamut Altı yaprak üstü bulut Gel sen burda derdi unut Orman ne güzel ne güzel” Şarkının devamı da bestesi de çok güzel ama püf noktası bu dörtlükte gizli. Kestane, gürgen, palamut, meşe, çınar, zeytin, hatta köknar ormanlarımız vardı bizim. Yanan ve yanarken içimizi yakan ormanlara bakıyorum. Hepsi çam. Neden? Gazeteciyiz ya. Bir hatıra ormanı ya da ağaç dikimi olduğunda koşarak gidip habercilik ve vatandaşlık görevi açısından destek veriyoruz. Ama ne görüyoruz. Bir kamyon çam fidanı. Başka tür ağaç? Yok. Yeni yapılan bir parka gidiyoruz. Dikilen ağaç türleri Çam ve bazı tropikal ağaçlar! Neden? Ucuz, bakımı kolay ve çabuk büyüyorlar. Başka? Yok. Çam çıradır. Çabuk tutuşur, zor söner. Yanan bir çam ağacının kozalakları havai fişek gibi patlar ve yanarak metrelerce uzağa gider. Ateşi yayar. Saatli bombadır çam ormanı. Büyüklerimiz “Çam’ın gölgesinde hiç bir şey yetişmez” derler. Doğrudur. Gidin Dülük’e, Erikçe’ye. Çamların altında bir gram çimen göremezsiniz. Çam ekmeyin demiyoruz. Ama 10 tane çam ekiyorsanız, 10 tane de Anadolu’nun öz ağaçlarını dikin. “Bin yıllık çınar”… “2 bin yaşında zeytin”… Peki siz hiç bin yıllık çam ağacı gördünüz mü? Küçük bir bilgi daha. Haber fotoğraflarının arasında gördüm. Yangın bölgesinde. Etrafındaki herşey yanmış. Ama o hala dimdik ayakta. Gövdesi, yaprakları, dalları hasar görmüş ama tutuşmamış… O dediğim ne biliyor musunuz? Bir salkım söğüt ağacı. Bu toprakların öz ağacı. Güç tutuşur, zor yanar. “Akıyordu su Gösterip aynasında söğüt ağaçlarını Yıkıyordu salkım söğütler Suda saçlarını”… Diye adına şiirler yazılan salkım söğüt. Siz hiç çam ağacına yazılmış bir şiir duydunuz mu? Çam ağacının odununa ne denir? “Çıra”… Kolay yanar, tutuşturucu olarak kullanılır. Gazetemizin bağlı olduğu Ay Medya Grup Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meral Ay’ın da sosyal medyada önerdiği gibi. Ey karar vericiler, ey yetki sahipleri… Bi yeter artık. Çam dikmeyin. Zeytin, çınar, kestane, gürgen, palamut, köknar, meşe dikin. Çamı fazlaca gömdük ama, şarkı yazsak şimdi zatı muhtereme. “Sarı çam, kızıl çam, fıstık çamı Altı iğne üstü bulut Gelsen burda derdi unut Orman ne güzel ne güzel…” Oldu mu? Olmadı tabi. Ben kafiye bile olmayan ağacı neyleyim? Bırakın kardeşim şu çamı? “Çıra gibi yanmaya mı hasretiz!”
orman şiiri kestane gürgen palamut